Bir antrenörü ile tartışması onu Türkiye tarihinde Manş Denizi’ni yüzerek geçen ilk kadın yaptı. Nesrin Olgun henüz 22 yaşındayken Manş Denizi’ni 15 saat 47 dakikada yüzdü ve bunu başarabilen ilk Türkiyeli kadın olarak tarihe adını yazdırdı.
1957 yılında Adana’da doğan Nesrin Olgun, 7 yaşındayken yüzmeye başladı. Türkiye şampiyonalarına katılan ve 100’e yakın madalya kazanan Olgun’un için bu madalyalar yeterli değildi. O, antrenörü ile yaşadığı tartışma sonucunda gözünü Manş Denizi’ne dikmişti. Üniversite birinci sınıftayken antrenörünün ‘senin artık yaşın geçti havuza gelmesen de olur’ demesi üzerine Olgun, 1976 yılında Manş Denizi’ni en kısa sürede geçerek dünya rekoru kıran Erdal Acet’i hatırladı. Acet bu rekoru kırdığında 32 yaşındaydı. Antrenörüne bunu hatırlattığında antrenörü ona ‘Erdal Acet kim sen kimsin dedi’. İşte bu, Nesrin Olgun’un hayatını değiştiren cümle oldu. Olgun, o gün ‘ben de Manş Denizi’ni yüzeceğim’ dedi.
Olgun, bu kararı aldığında henüz Manş Denizi’nin nerede olduğunu dahi bilmiyordu. Ama o neler yapabildiğini başta antrenörü olmak üzere herkese göstermek istiyordu. Bunun için de 4 yıl boyunca çok sıkı bir antrenman programına başladı. Bu çalışma programında ona antrenörlük yapan kişi ise Erdal Acet’in de antrenörü olan Kutal Özülkü’ydü.
Kazandığı Şampiyonluk Kadın Olduğu İçin Verilmedi
Manş Denizi’ni geçmeye hazırlanırken Türkiye’de maraton yüzme yarışlarına katıldı. Katıldığı yarışlarda tek kadın yüzücü kendisi oluyordu. Nesrin Olgun katıldığı bir yarışta rakibi olan tüm erkekleri 9 dakika fark atarak geride bırakıp şampiyonluğa ulaştı. Fakat erkekleri geçmiş olması organizatörleri pek memnun etmedi. Şampiyon olarak Olgun değil ikinci gelen erkek yarışmacı ilan edildi. Fakat o tuttuğunu koparan birisiydi. Kendi mücadelesi ve medyada da başlayan kampanya ile 15 gün sonunda kupa Nesrin Olgun’a teslim edildi.
4 yılın sonunda 28 Ağustos 1979 tarihinde gece 3’te hedefini gerçekleştirmek üzere Olgun, Manş Denizi’ne girdi. Zifiri karanlıkta, 14 derecede suya giren Nesrin Olgun, Manş Denizi’nin soğuk sularını kulaçlamaya başladı. İlk 11 saatte onun için her şey yolundaydı. Fransa kıyısına sadece 750 metre kalmıştı. Fakat bitişe bu kadar az bir mesafe varken gel-git başladı. Bu da onun normalden yaklaşık 4 saat daha fazla yüzmesine neden oldu. Ama onun pes etmeye niyeti yoktu. 15 saat 47 dakika sonunda kıyıya çıktığında o kadar yorgundu ki sevinçten ağlayamaya hali kalmamıştı. Ama bu durum onun kendisiyle çok daha fazla gurur duymasına yol açtı. O artık Manş Denizi’ni yüzen ilk Türkiyeli kadındı.
Bu, Nesrin Olgun’un son başarı olmadı. 2015 yılında Manş Denizi’ni geçmek isteyen bir grup kadın onunla iletişime geçti. Hedefleri Manş Denizi’ni geçen ilk Türkiyeli kadın takımı olmak ve Olgun’un da bu takım içerisinde yer almasıydı. Adana Büyükşehir Belediyesi’nin sponsorluğunda 6 kadın Manş Denizi’ni yüzüp hedeflerine ulaştılar. 2016 yılında Napoli Capri Maratonu’nda yine 6 kadın yüzdüler ve yarışmayı birinci tamamlayıp Capri Maratonu’nu da tamamlayan ilk Türkiye kadın takımı oldular. 2018 yılında ise Amerika Catalina Maratonu’na 3 kadın 3 erkek yüzücü katıldılar ve bu maratonu da tamamlayan ilk Türkiye ekibi olmayı başardılar.
Tüm bu başarılardan sonra hala çok büyük hedefleri olan Nesrin Olgun’u en çok motive eden şey ise kadınlara hedeflerine ulaşma konusunda ilham veriyor olması.
Not: Bu yazı Nesrin Olgun’un AKDAM Adana ve Sosyal Fabrika Youtube kanallarına verdiği röportajlardan derlenmiştir.