8 Kasım 1995 Almanya doğumlu yetenekli eski futbolcu Hülya Cin, futbol kariyerinin başlangıcından bu yana yaşadığı deneyimler ve Türkiye’de kadın futbolunun geleceği hakkında konuştuk.
Futbolun büyülü dünyasına ilk adımını attığında, henüz çocuk yaşlardaydı. O küçük yaşta futbolun heyecanı ve tutkusuyla büyüyen Hülya, Almanya’da futbola başlama hikayesini şöyle aktardı:
“Çok heveslendim, o zamanlar Almanya da bizim pizza dükkanımız vardı. Babamın çevresi genişti. Futbol oynamak istediğimi babama söyledim. Kadın futbolunda çalışan tanıdık bir antrenör vardı beni tanıştırdı. Ben de bir iki antrenmana çıktım daha sonra 2006 yılında futbol oynamaya başladım.”
’Babamın antrenörlüğü benim için bir ilham kaynağı oldu’
“İlkokul, ortaokul ve liseyi Almanya’da tamamlayan yetenekli futbolcu “Futbol benim için bir tutku haline geldi.”
Babasının da futbol sevdası, tutkusunu daha da körükledi. “Ben futbola başladıktan sonra babam antrenörlüğe başladı. Babamın antrenörlüğü benim için bir ilham kaynağı oldu” dedi.
Türk milli takım formasını giymenin gururunu yaşayan Hülya, bu başarı yolculuğunda ablası Bilgin Defterli’nin özel bir yere sahip olduğunu belirtiyor.” diyerek ekledi:
“O, benim için bir idol” aynı zamanda milli takım hocalarımız Necla Güngör Kırağası ve Begüm Üresin de benim için çok değerli. Onların deneyimleri beni şekillendiriyor” dedi.
Kadın futboluna dair Türkiye’deki düşüncelerini paylaşırken, Son dört beş yılda olumlu gelişmeler olduğunu belirten Cin,” Özellikle son 4 5 yılda teşkilatlanma söz konusu, Necla Güngör Kırağası ve ekibinin liderliğinde, kadın futbolunda önemli adımlar atıldı ve takımların liglerde yükselişi gözle görülür hale geldi. Galatasaray, Beşiktaş gibi kulüplerin de kadın futboluna daha fazla destek vermesiyle, rol modeller ortaya çıktı” dedi.
‘Bizim Derdimiz, Kızların Oynaması’
Hülya Cin, kadın futbolunun içinde bulunduğu maddi zorluklara dikkat çekerek:
“Biz çok zor şartlarda lige çıktık, bir yerden para alamıyoruz özellikle alt liglerde bu sorunların daha da belirginleştiğini söyleyebilirim. Kadınlar için kazanç fırsatlarının erkeklere göre daha kısıtlı ama 4-5 sene önceye kıyasla kadın futbolunda ciddi bir artış var” diyerek Son dönemde bir iyileşme olduğunu dile getirdi.
Hülya Cin, finansal zorluklara rağmen kadın futbolunun önemli bir kısmının destekleyici ve motive edici faktörler olduğuna inanıyor. “Şu an Kastamonu Gücü Spor Kulübünde antrenörüm, biz şunun derdindeyiz kızlarımız oynasın” diyen Cin, takımının başında olmasına rağmen para almadığını ve birçok sporcunun hocası olduğunu belirtiyor. Sezon başında para olmadığı için ligden çıkmama fikri üzerine oyuncularına ‘Lige çıkalım mı’ diye sorduğunda oyuncularının çıkmaya istekli olduğunu ifade ediyor. Bu durumun gösterdiği gibi, kadın futbolunda maddi olmayan desteklerin ve motivasyonun da büyük öneme sahip olduğunu vurguluyor.
Cin, erkek futbolundaki sorunlarla karşılaştırıldığında kadın futbolunun daha büyük maddi zorluklarla karşı karşıya olduğuna dikkat çekiyor. Ancak, bu zorluklara rağmen, kadın futbolunun daha fazla tanınması ve desteklenmesi gerektiğini savunuyor.
‘Futbol, Hayatımı Şekillendiren Bir Tutku’
Kastamonu Gücü Spor Kulübü Antrenörü Hülya Cin, hayatının büyük bir kısmının futbol tarafından şekillendirildiğini belirtti. Cin, futbolun hayatında çok önemli bir rol oynadığını dile getirirken, “En yakın arkadaşlarımı da futbol sayesinde tanıdım. Kastamonu Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nde akademisyen oluşum bile tamamen futbol sayesinde oldu” dedi.
Futbol oynarken içindeki eşitsizlikleri fark ettiğini belirten Hülya Cin, özellikle Türkiye ve Almanya’daki futbol ortamlarını karşılaştırarak kadın futbolunun durumundaki farklılıklara dikkat çekti. Almanya’da uluslararası alanda daha başarılı bir yapı olduğunu, alt yapı sisteminin daha gelişmiş olduğunu ifade etti. Türkiye’de ise böyle bir sistemin olmadığını dile getiren Cin, bu durumu değiştirmek için harekete geçmeye karar verdiğini söyledi. Akademisyenlik kariyerine antrenörlük yaparak devam ederek, futbolun alt yapısını geliştirmeyi hedeflediğini açıkladı.
‘Ailecek futbola meraklıyız’
Hülya Cin, futbolun ailesinde büyük bir yer tuttuğunu da belirtti. “Hayatımın büyük bir kısmı futbol diyebilirim. Tek çocuğum. Annem ile babam her maçıma mutlaka gelirdi. Babam emekli şu an antrenörlük yapıyor. Ailecek futbola böyle meraklıyız” diyerek aynı zamanda hobi olarak trompet çalmaktan da keyif aldığını belirtti.
Antrenör Hülya Cin, kadın futboluyla ilgili olarak yapılan açıklamalarında sözlerine şöyle devam etti:
“Kadın futbol alanında hala birçok zorlukla karşılaşıyoruz. Maddi sorunlar ve kültürel engeller, geçmişe göre biraz azalsa da hala varlığını sürdürüyor. Ancak rol modellerin artmasıyla birlikte görünürlüğümüz biraz arttı. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş gibi büyük kulüplerin lige girmesi olumlu bir adım olsada, özellikle maddi açıdan ciddi sorunlar yaşıyoruz. Bu nedenle, Kireç burnu gibi 1. Lig’de oynayan bazı kulüplerin kapanmasıyla karşılaşıyoruz. Bu kulüpler iyi performans sergiliyor olabilirlerdi, ancak maddi sıkıntılar nedeniyle geri çekilmek zorunda kaldılar. Ayrıca, aileler hala kız çocuklarını futbola yönlendirmekte tereddüt edebiliyor ve bu gibi sorunlarla karşılaşıyoruz. Sahada mücadele ettiğimiz kadar, saha dışında da mücadele veriyoruz. Hacettepe Üniversitesi’nden ‘Profesör Canan’ hocamın bir sözü var: ‘Kadınların spor tarihi bir mücadele tarihidir’. Gerçekten de, kadın futbolunun tarihine baktığımızda, birçok ülkede yıllarca yasaklandığını görüyoruz. İngiltere’de 1921’de, Almanya’da 1955′ de resmi olarak yasaklandı. 70’lerde yeniden oynanmaya başlandı. Kadınlar her zaman bir mücadele içindeydiler, saha dışında da. Günümüzde bu yasaklar azalmış olabilir ancak hala mücadeleler devam ediyor. Federasyonun içinde yer alıyoruz ve oynuyoruz ancak yapılanma süreci erkek futbolundaki gibi değil. Antrenör olarak, takım içi ve takım dışı konularda büyük çaba harcıyorum ancak erkek futbolunda olduğu gibi bir yapılanma maalesef bizde henüz tam olarak sağlanamadı”
Kadın futbolunun gelişimi için yoğun çaba sarf eden bir antrenör olarak dikkat çeken Hülya Cin “Kadın futbol alanında çok fazla zorluk var maddi sorunlar kültürel sorunlar biraz azaldı ama aileler kız çocuklarını hala futbola göndermeyebiliyor hala böyle sorunlarla da karşılaşıyoruz” dedi.
Türkiye’de kadın futbolunun gelişmesi için altyapının güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Cin, “TFF kadın futbolunu daha fazla desteklemeli. Ve ulusal takımlara katkı sağlamak adına genç yaş gruplarında düzenli liglerin oluşturulması gerektiğini dile getirilmeli”
Sporcularının her şeyiyle ilgilenen başarılı antrenör Hülya Cin, “Antrenör isen hem ablasın hem annesin her şeyisin kızların. Her şeyleriyle ilgileniyorum. Dışarda oluşan sorunları da halletmeye çalışıyorum. Biraz yorucu oluyor ama değiyor. Bilimsel olarak çalıştığım konu var şu an, kadın futbolcuları güvenli bir alanda spor yapmalarını, futbol oynamalarını sağlamaya çalışıyoruz. Hocalarım antrenörlere federasyonlara eğitimler veriyor. Ben daha doktora yaptığım için o eğitimleri veremiyorum ama elimden geldiğince bireysel olarak antrenör arkadaşlarıma sporcularıma olsun bunları aktarmaya çalışıyorum. Kadın futbolunun gelişimi için yapılan projelerde, KASFAD (Kadınlar için spor ve fiziksel aktivite derneği) gibi önemli kuruluşlara üye oldum” dedi.
Kendi futbol kariyerini sakatlık sonrası sonlandırdığını ve akademisyenlik yolunda ilerlemeye karar verdiğini ifade eden Cin, en unutulmaz anı, ilk kez Singapur’da milli maçta ilk 11’de sahaya çıkarak İstiklal Marşı’nın okunduğu an olmuş. Bu deneyimin kendisi için çok anlamlı olduğunu vurguladı.