Badminton’ın yükselen yıldızlarından olan Nazlıcan İnci ve Bengisu Erçetin çifti 16-19 Ocak tarihleri arasında İsveç’te gerçekleştilen Victor Swedish Open 2025 International Series Turnuvası’nda çiftler kategorisinde şampiyonluğa uzandı.
Kariyerlerinde Gençler Avrupa şampiyonluğu, Büyükler Avrupa üçüncülüğü gibi ilkler bulunan Bengisu ve Nazlıcan ikilisiyle konuştuk.
Geçtiğimiz hafta İsveç’te düzenenlenen Victor Swedish Open 2025 International Series Turnuvası’nda çift kadınlarda şampiyon olduğunuz. Sizi tebrik ederim. Öncelikle bu turnuvayı değerlendirerek başlamak isterim. Turnuva nasıl geçti? Şampiyonluğa giden yol nasıldı?
Nazlıcan: Biz biraz farklı çalışma ortamlarını da görelim diye 1 Ocak’ta İsviçre’ye kampa gittik. Çok yorucu ve yoğun bir süreçti bizim için. Çünkü Ankara’da Süper Lig maçları vardı, hemen onun ardından kampa gittik. İsviçre’de bir kulüpte oynuyoruz bu arada. Kulüp maçları ardından İsveç’teki turnuva derken biraz yoğundu. Ama tabi başarı gelince her şey unutuluyor. Bu yüzden mutluyuz. Elimizden gelen her şeyi yaptık. Bu turnuvayı kazanmayı çok istiyorduk. Biz bir süredir turnuvaya gidemiyorduk. Bu bizim için motivasyon oldu. Bir de yılın başında şampiyonluk gelmesi de bizi çok mutlu etti.
Bengisu: Nazlı’nın dediği gibi gerçekten bizim için zordu. Çünkü kamp dönemini iyi geçirdik. Hazır gittik aslında bunu da hissediyorduk. Ama uzun bir aradan sonra bizim ilk turnuvamız ve yılın da ilk turnuvasıydı bunun için ayrı bir heyecan ve baskı vardı üzerimizde. Bunu hissediyorduk. Zorlu maçlar da geçti tabii ki. Bence en zoru maçlar bizimkiydi. Onları yendikçe biz de çok mutlu olduk. Tabii ki bu turnuva bizim için çok özeldi. Dediğim gibi yılın ilk turnuvasıydı. Güzel başlamak istedik. Burada da birinci olunca daha da mutlu olduk. Şimdi önümüzdeki maçlara bakacağız. Onlar da yakın. Haftaya İran’da turnuva başlıyor. Ona hazırlanıyoruz.
“Başka Kulüplerde Oynayabilmek Bizim İçin Avantaj”
Sponsor desteğiniz var mı?
Nazlıcan: Sponsorumuz yok. Ama İsviçre’deki kulübümüz bizi çok destekliyor. Birkaç turnuvayı onlar karşılayacaklarını söyledi bizde açıkçası çok mutlu olduk.
Orada bir kulübe bağlısınız o zaman öyle mi?
Nazlıcan: Badminton’da biraz farklı. Mesela bizim hem burada hem İsviçre’de hem de Fransa’da kulübümüz var. Çünkü bizde herkesin ayrı milli takım süreci var. O yüzden kulüpler çok kişiyi transfer ediyorlar. Hangi sporcu uygunsa onu çağırıyorlar kulüp maçına. Önceden kural varmış. Ama bizim şansımıza bu kural kalktı bu sene. Daha yeni biz de yurtdışında oynamaya başladık. Üçten fazlada kulüpte oynayabiliriz. Bu da hem maddi hem de manevi olarak bizim için çok büyük bir avantaj oldu.
Nazlıcan ve Bengisu 2024 yılında Almanya’da düzenlenen Büyükler Avrupa Şampiyonası’nda üçüncü olmuş ve çiftlerdeki ilk Avrupa madalyasını getirmişlerdi.
Aslında kariyerlerinize baktığımızda yaşlarınız çok genç olmasına rağmen pek çok başarı elde ettiğinizi görüyoruz. Avrupa Gençler Şampiyonası’nda Altın, Akdeniz Oyunlarında altın ve gümüş madalyanız var. Dünya Badminton Federasyonu tarafından düzenlenen uluslararası serilerde de pek çok başarınız var. Bunun yanı sıra Büyükler Avrupa Şampiyonası’nda ilk madalyayı kazandınız. Bu başarıyı getiren faktörler neler?
Bengisu: Aslında bu spora biz çok küçük yaşta başladık ve hala devam ediyoruz. Bizim çalışma tempomuz bayağı yoğun çünkü hedeflerimiz de büyük. Şu an mesela Olimpiyatlar için bir kota sürecine girdik. 2024 olmadı, 2028’e hazırlanıyoruz. Günde çift antrenman olmak üzere haftanın 6 günü yaklaşık 6 saat çalışıyoruz, yalnızca pazar günlerimiz tatil. Bizim bayramlarda, özel günlerde tatilimiz olmuyor. Örneğin bayramlarda birinci günümüz tatilse ikinci gün kesinlikle antrenman yapıyoruz. Aşırı yoğun bir tempomuz var bunun sayesinde bence başarılar da geliyor. Çok çalışmak aslında bizi daha üst yerlere getiriyor. Tabii bunun yanında yetenek de olması gerekiyor. Çünkü çalışmak bir yere kadar yetenek de onunla birlikte olduğu zaman daha üst düzeye çıkıyorsun. Bence bu ikimizde de var ki böyle dereceler çıktı diye düşünüyorum.
“Birbirimizi Çok İyi Tanıyoruz”
Kaç yıldır birlikte oynuyorsunuz?
Nazlıcan: Doğduğumuzdan beri diyebiliriz (gülüuyor). Yaklaşık 16 yıl oldu. Biz badmintondan önce cimnastikle başladık. Orada da birlikteydik. Biz Bengisu ile çok küçük yaşta tanıştık.
Çiftlerede oynamanın teklerde oynamaktan farkları neler? Neden çiftler oyuncusu oldunuz?
Nazlıcan: Biraz spontane gelişti. Tabii o zamanlar hem tek hem çift oynuyorduk. Bengisu karışık çiftlerde de oynuyordu. Bence hocalar hangisinde daha başarılı olduğumuzu daha görüp bizi yönelttiler. Biz de sevdik branşımızı.
Belki 16 yıllık arkadaşlığında bir katkısı olmuştur. Birbirinizi çok iyi tanıyor olmanın ne yapacağınızı çok iyi biliyor olmanında size çiftlerde başarı getirmiştir.
Bengisu: Çiftlerde oynalarken iletişim çok önemli. Küs olduğun biriyle oynayamazsın o oyunu. Mesela ben şu an Nazlı’nın her şeyini biliyorum. Ne hareket yapacak ne yapmayacak, ne seviyor ne sevmiyor. Her şeyini bildiğim için çok kolay anlaşıyoruz. Bence bu da çok önemli.
Nazlı: Bence de. Bazen biz antrenmanlarda ya da buradaki kulüp maçlarımızda eşlerimiz değiştiriyoruz ve hemen fark ediyor. Bengisu ile yaptığım hareketleri başkasıyla yapamıyorum. Açık veriyoruz kesin.
Kariyerleriniz nasıl başladı? Öncesinde cimnastik geçmişiniz de varmış. Sonra badmintona nasıl başladınız?
Nazlıcan: Ben kilolu bir çocuktum. Bu yüzden yengem beni kuzenimle birlikte cimnastiğe götürüyordu Ben 8 yaşındayken o grupta Bengisu’nun babası, Uğur hoca bizim de şu anki antrenörümüz, anneme teklif verdi. ‘Böyle bir branş var başlatmak ister misiniz’ diye. Annem çok istedi ama ben hiç istemedim. Sonra başladım başlayınca da bırakamadım.
Bengisu: Benim babam beden eğitimi öğretmeni, aynı zamanda onun sporla geçmişi var. Eski hentbol oyuncusuydu. O da beni cimnastik sporların temeli diye başlattı. O sırada badmintona gidiyordum, kayağa gidiyordum. Cimnastikte de Nazlı’yla tanıştık. Ben o sırada badminton oynuyordum tabii 1 yıldır. O 1 yıl sonra geldi beraber devam ettik.
Hedef 2028 Los Angeles
Bir turnuvayı yeni tamamladınız. Şimdi önümüzdeki süreçte biraz dinlenecek misiniz? Yoksa odaklandığınız farklı turnuvalar var mı? Hemen çalışmalara başlayacak mısınız?
Nazlıcan: Hemen başlamak zorunda kaldık. Fakat ufak tefek de sakatlıklarımız vardı. Onları da gidermek istedik. Ama çalışmalarımıza hiç ara vermeden aynı şekilde devam ettik. Pazar günü iran’a yolculuk başlıyor. Haftaya da turnuvamız başlıyor. Biz dönünce tekrar İsviçre’ye gideceğiz. Orada hem kamp yapacağız hem de kulüp maçlarımızı oynayacağız. Önümüzdeki süreç için 3 turnuva belirledik. Bunları İsviçre’deki kulübümüz karşılayacak, o yüzden orada kalalım diye konuştuk. Uçak masrafını azaltmak için de turnuvalara da oradan gideceğiz. Bu yıl içinde en büyük hedefimiz Nisan ayındaki Avrupa Şampiyonası. Ona hazırlanıyoruz. Onun için puan toplamaya çalışıyoruz. Çünkü Avrupa Şampiyonasına davetle katılıyoruz. Yeterli puana sahip olursak biz davet edileceğiz. Şu anlık o listedeyiz. Herhangi sakatlık ya da puan kaybı yaşamazsak gidiyoruz gibi görünüyor.
Bundan sonraki süreçte hem kısa hem de uzun vadedeki hedefleriniz neler peki?
Bengisu: Bu seneki Nisan’daki Avrupa Şampiyonası’ndaki madalyanın renginiz değiştirmek ilk hedefimiz. Altına çevirebilirsek ne mutlu bize. Turnuvalarımız devam edecek. Puan toplamaya devam edeceğiz. Galiba Aralık ayında kız erkek takım Avrupa Şampiyonaları var, onlara hazırlanırız. Zaten 2028 Los Angeles’a kesin hazırlanıyoruz. Çünkü en büyük hedefimiz o diyebilirim.
Nazlıcan: Bir de bizim branşımızda daha önce çiftlerde Olimpiyatlara giden olmadı. Türkiye için de bir ilki gerçekleştirmek istiyoruz. Uzun bir süreç var, elimizden geleni yapacağız. Çok istiyoruz.
