Futbol iki başlı bir oyundur. Çoğu zaman mutluluğu ve umutsuzluğu, sevinci ve kaybı ya da sürprizleri ve hayal kırıklığını beraber yaşatır. Çok sevdiğimiz romantik oyunun unutulmaz hikâyeleri de bu karşıtlıktan doğar. Tüm bunları görür, yaşar ve hafızamıza kazırız. Yeni hikâyeler için de bu karşıtlıklarda hep aynı tarafın canının yanmamasını umut ederiz. Dünyanın endüstriyelleşmiş her köşesinde bir umut aradığımız gibi, futbolda da karşıtlıklardan çıkan bir umudu kovalarız. 2023 Kadınlar Dünya Kupası da umut arayan futbol romantikleri için unutulmayacak bir başlangıç yaptı.
Her geçen büyük turnuvada oyun kalitesi ve buna gösterilen ilginin paralel olarak arttığı kadın futbolunda politik süreçler ve cesur hikâyeler de her zaman işin içinde oluyor. Gerekli kaynaklara ulaşabilmek için çabalayan takımlar, karşılarına çıkan tüm engellere ve baskılara göğüs gererek kimlikleri ve benliklerini özgürce yaşayıp memleketindeki tüm çocuklara ilham kaynağı olmaya çalışan oyuncular, küçük spor ülkelerinden büyük futbol uluslarına kadar hak edilmiş ödemelerini hâlâ alamayan ekipler… Tüm bunlar 2023’te kadın futbolunun birer gerçeği. Ancak tüm zorluklara rağmen gelişim ve değişimin tohumları hızla büyüyor. Bir ucundan yakalayan ülkeler kendini bu hızlı trene atıp yeni oluşumun parçası olabiliyor. Treni kaçıranlarsa gelecek yeni seferlerin planlarını yapmaya çoktan başladı.
Brezilya, Kanada ve Almanya’dan Sürpriz Veda
Hikâyelerle dolup taşan turnuvada iki takım birbiriyle benzer, kalp kırıcı bir noktada buluştular. Brezilya ve Kanada, iki büyük efsanesiyle grup aşamasında veda etti. Kadın ve erkeklerde Dünya Kupası’nın en golcü oyuncusu Brezilyalı Marta ve onunla beraber altıncı Dünya Kupası’na çıkan Kanadalı Christine Sinclair göz yaşları içinde son dansını yaptı. İki takım da yeni jenerasyonla ipleri gençlerin eline vermiş, ancak henüz resmi olarak devir teslimi yapmamıştı. Brezilya, gruptaki zorlu rakipleri Fransa ve Jamaika’ya karşı bulduğu şansları değerlendiremedi. Takımın deneyimli golcüsü Debinha’dan istenen verim alınamazken Barcelona’nın genç golcüsü Geyse de unutmak isteyeceği bir turnuva geçirdi. Son Copa America şampiyonu, veteran kaptanı Rafa Souza ile Dünya Kupası’nı hayal kırıklığı içinde kapattı. Kanada belki de turnuvanın en zor gruplarından birinde yer alıyordu. Oynadığı üç maçta da rakiplerine gözle görülür bir üstünlük kuramadı. Nijerya maçında golsüz beraberlikle ilk puanını alan ekip, İrlanda’dan zar zor bir galibiyet koparıp son şansı olan Avustralya maçında vedayı çabuk kabullendi. Sonuç olarak Copa America şampiyonunun ardından son Olimpiyat şampiyonu da turnuvanın bir sonraki aşamasını göremedi. İki takımın efsanesi de geride bıraktıkları büyük mirasa buruk bir son eklemiş oldu.
Sürprizlerin belki de en büyüğü grup aşamasının son gününde yaşandı. Son Avrupa Şampiyonası finalisti Almanya, tek galibiyetle turnuvaya veda etti. Kendi kıtasal turnuvalarının finalistlerinden oluşan grupta Avrupa tarafını favori göstermek, futbola ve büyük futbol uluslarına biçilen değerin bir parçasıydı.
Almanya’yı eleyen Kolombiya ve Fas, farklı yollarla turnuvaya gelip zorlu gruptan çıkmayı başarmış olan iki takım. Kolombiya kadrosu uzun süredir kendi federasyonlarına karşı eşitlik için mücadele veren oyunculardan oluşuyor. Son yıllarda alt yaş kategorilerinden itibaren başarıyı istikrara çevirmeyi başaran ekip, 18 yaşındaki Real Madrid’li yıldızları Linda Caicedo ile tüm kamuoyuna isimlerini duyurabilmiş durumda. Duyma sırasının kendi federasyonlarına gelmesi içinse hâlâ gün sayıyorlar. Fas ise Kolombiya’nın aksine örnek bir federasyon ve gelişime adanmış planlarla başarıyı bulan bir takım. Son yıllarda kadın ve erkek futboluna yapılan yatırımlar, ilk kez Dünya Kupası’na katılan ekipte karşılığını favoriyi eleyerek gruptan çıkmasıyla vermiş oldu. Şimdi sıra eleme aşamasına geldiğinde forvetleri Lahmari ve Ayane ile birlikte yeni rakipleri Fransa’ya karşı mücadele verecekler. Hırslı koçları Hervé Renard, kurtarıcı kaptanları Wendie Renard ve doludizgin ilerleyen golcüleri Diani ile birlikte Fransız ekibi hiç de kolay bir rakip değil. İlerleyen süreçte sonuç ne olursa olsun, Fas, kendini en büyük arenada da kanıtlayan takım. Tarih sayfalarına isimlerini çoktan yazdırdılar. Sonraki karşılaşmasına da bunun gururu ve özgüveniyle çıkacaklar.
Avustralya Grubu Lider Tamamladı
2023 Dünya Kupası’nın iki ev sahibi kolay bir grup mücadelesi vermedi. Yeni Zelanda, mütevazı takım İsviçre ve gergin hocasıyla keyifsiz oyunculardan oluşan Norveç’e karşı direnemedi. Turnuvadaki beşinci buluşmalarında ilk galibiyetini kendi taraftarı önünde tarihi bir gecede alan ekip, en azından hatırlamak isteyeceği anılar bırakarak Kupa’ya veda etti. Avustralya’da ise grup aşamasında iyi oyun, taraftar desteği ve oyuncuların bakışlarından bile anlaşılan inanmışlıkla her şey yolunda gibiydi. Ancak oynadıkları üç maçta da takımın belkemiği, kaptanı ve yıldız golcüsü Sam Kerr’den yoksunlardı. Turnuvanın başlangıç sabahı Chelsea’li golcünün sakatlık haberi açıklandığında zorlu gruptaki tahminler Avustralya’dan yana olmamıştı. Ancak ev sahibi ekip, kaptanlık bandını koluna takan Steph Catley önderliğinde Kerr’ün yokluğunun vereceği tahribatı minimuma indirmeyi başardı. Sonuç olarak tüm takımın özgüvenini arttırarak eleme aşamasına geçerken, kaptanlarının da kadroya geri dönmesiyle ivmeyi arkalarına almış durumdalar. Rakipleri ise temkinli bir oyunla sadece İngiltere’ye karşı mağlubiyet alan İskandinav ekibi Danimarka olacak.
Ev sahibi Avustralya’nın liderliği koruduğu grupta ikinci olarak eleme aşamasına geçmeyi başaran Nijerya, bunu zor yoldan yaptı. Grubun agresif, dişli ancak deneyimsiz takımı İrlanda’dan ve 10 kişi kaldıkları maçta Kanada’dan beraberlik alan ekip, gruptan çıkma formüllerini bol tempolu Avustralya maçından galibiyet kopararak elde etti. Turnuvada yollarına İngiltere karşılaşmasıyla devam edecek olan takımın işi çok da kolay değil. Ancak taze geçmişte kolay bir yoldan gelmediklerinin farkındalar. Kendine inançları ve özgüvenleri yerinde; hafızalarında ise Barcelona’lı yıldız Asisat Oshoala’nın attığı golün ardından formasını çıkararak yaptığı ikonik sevinç yer tutmuş durumda.
İngiltere Namağlup
Turnuvanın büyük favorilerinden İngiltere, Japonya ve İsveç ile beraber grubundaki tüm maçları kazanan ekipler arasında yer aldı. Haiti ve Danimarka maçlarında akan oyunda gol bulmakta zorlanıp bir de üstüne takımın merkezindeki kilit isim Keira Walsh’u kaybeden ekipte huzursuzluk hakimdi. Walsh’un diz sakatlığı sebebiyle kaybı sonrası alternatifler düşünülürken takımın olası başarısı için beklentiler de düşmeye başlamıştı. Ancak grubun son maçında disiplinli savunmasıyla nam salmış Çin’e karşı 6 gol bulan İngiltere’de koç Sarina Wiegman formasyon değişikliğiyle ipleri tekrar eline geçirdi. Üçlü savunmaya geçen ada ekibi çok yönlü forvetleri Rachel Daly’yi sol kanat beke çekip hem hücumu hem de savunmayı bir bakıma sağlama almış oldu. Takımın parlayan yıldızı Lauren James’i ise forvet hattının arkasına konumlandırarak genç yıldıza daha serbest ve geniş bir alan bıraktı. Sonuç olarak Hollandalı teknik dehanın yaşadığı probleme vermiş olduğu yanıtlar, İngiltere’nin gerginliği ve huzursuzluğu bir kenara bırakıp özgüvenli bir şekilde eleme aşamasına gelmesine yol açmış oldu.
Japonya ve İsveç’te Sürpriz Yok
Japonya ve İsveç turnuvada benzer roller taşıyan iki takım. Japonya oynağı üç maçta kalesinde gol görmeden grup aşamasını attığı 11 golle kapattı. Sergiledikleri kompakt oyunla izleyen her futbolseveri kendine hayran bırakan takım, 2011’deki şampiyonluklarını aratmayacak bir performansla bir sonraki aşamaya geçiyor. İsveçise domine ettiği grupta beklendiği gibi tempolu maçlar oynayıp avantajı eline aldı. Katıldığı büyük turnuvalarda iyi dereceler elde etmeyi kendine âdet edinmiş bir takım olarak rakiplerine de gözdağı vermiş durumdalar. Gruplarını 9 puanla yenilgisiz bitiren ikilinin rakipleri de benzer nitelikte.
Norveç ve ABD Beklentilerin Altında
Yıldız oyuncularla büyük beklentiler altında kalan ve gruplarından zar zor başını çıkaran Norveç ve ABD, turnuvaya büyük ivmeyle başlayan Japonya ve İsveç ile karşılaşacak. Norveç, koç Hege Riise yönetimi altında turnuvada yer aldığı iki haftayı gergin ve drama dolu geçirdi. Deneyimli koç, Yeni Zelanda’ya karşı alınan moral bozucu mağlubiyet sonrası başta Barcelona’lı yıldız Graham Hansen olmak üzere üst düzey birkaç oyuncuyla problemler yaşadı. Riise’nin futbol aklıyla uyum sağlayamadıkları söylenen oyuncu grubu cevabını grubun son maçında Filipinler’e karşı çok gollü bir galibiyet alarak verdi. İki taraf arasındaki sessiz gerginliğin hâlâ devam ettiği söyleniyor ancak sahip oldukları kadro kalitesinin gücü bu problemi bastırabilir nitelikte gözüktü. Turnuvanın bir diğer düşüşteki favorisiyse son iki Kupa’nın şampiyonu ABD oldu. Norveç gibi majör problemlerle boğuşmayan ekibin, sürekli başarı ve yıldız oyuncuların varlığının yanında beklentilerin altında kalmaları sebebiyle sıkıntı çektiği söylenebilir. Turnuvanın kalan aşamalarında büyük ivme yakalayan Japonya ve İsveç, zorlu bir başlangıç yapan Norveç ve ABD’ye karşı mücadele verecek. Bu dört takımın da yollarının nasıl kesişeceği merak ediliyor.
İspanya’nın Hikayesi Devam Edecek Mi?
Daha turnuvaya başlamadan kaos dolu aylar geçirip tüm dikkatleri üstüne çeken ekip İspanya ise, kendine özgün futbol hikâyeleriyle nam salmış bir takım. Çok da dişli olmayan rakipleri Zambiya ve Kosta Rika karşısında galibiyetler alıp gruptan çıkmayı garantiledikten sonra ilk ciddi testleri olan Japonya maçında hüsrana uğradılar. Oynanan ilk kötü oyun ve mağlubiyette takıma küstürülen Mapi Leon ve Patri Guijarro isimlerinin gündeme gelmesi de aynı hızda oldu. Yakaladıkları ivmeyi kaybeden ekip kadro derinliğiyle hâlâ favori konumunda. Ancak oyuncular işler kötü gittiğinde saha kenarında yanlarında birinin olmayacağının bilincinde. Bu durumda turnuvada nereye kadar ilerleyebilecekleri en büyük merak konusu. Son 16 turundaki rakipleri dengeli ve temkinli oyunuyla kendi gruplarında liderliğe oturan İsviçre olacak.
Hollanda ile Güney Afrika Karşı Karşıya
Turnuvada onca hikâyenin yanında akıllarda kalmış bir rekabetin de rövanşı oynandı. 2019 finalisti Hollanda, kupayı evine götüren ABD ile E Grubu ikinci maçında yeniden karşı karşıya geldi. Yoğun tempoda biten maç iki takımın tek gollü beraberliğiyle sonlandı. Grup aşamasını etkileyici Vietnam maçıyla sonlandıran ekip, yıldızları Vivianne Miedema’nın yokluğunu henüz hissettirmedi. Bununla beraber Arsenal’lı golcünün turnuvayı çapraz bağ sakatlığı nedeniyle kaçırmamış olsa takımın gelebileceği seviyenin hayalleri herkesin aklının bir köşesinde dolaşmaya devam ediyor. Bir sonraki rakipleri turnuvanın en inatçı oyuncularından oluşan Güney Afrikaolacak. Başaltı takımlardan İtalya’yı yenerek eleme aşamasına geçmeye hak kazanan ekip, turnuva takımı olma hedeflerini doludizgin sürdürüyor. Takımın kaptanı ve golcüsü Thembi Kgatlana ise saha içi liderliği ve saha dışı duruşuyla ilham vermeye devam ediyor.
Marta’ya Veda
2023 Dünya Kupası’nda grup aşaması büyük vedalar ve unutulmayacak hikâyelerle son buldu. Favorilerin turnuvadan ayrılışını izleyip büyük futbol ülkelerine kafa tutan takımların tarihi anlarına tanık olduk. Dahası için de önümüzde birkaç hafta var. Marta’nın son büyük arena maçının ardından söylediklerini hatırlayalım:
“Benim için bu son, ama diğerleri için sadece başlangıç. Desteklemeye devam edin, çünkü hiçbir şey bir günde olmaz. Kadın futbolu gelişiyor. Artık kazandıran, izlemesi zevkli bir ürün.”